Türkiye Cumhuriyeti, laik bir devlettir; din kurallarını yasaya dönüştürmemekte, yasalarla dinsel kurallar koymamakta, kamu gücünü dinin yaptırımı olarak kullanmamaktadır. Öte yandan kamuya açık dinsel ibadet alanları devletçe kamu hizmeti olarak örgütlenmekte ve sunulmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti din kamu hizmetleri üreten laik bir devlettir. Türk laikliğini inceleyenler için bu özellik, açıklanması gereken bir çelişkidir. Laik devlette din kamu hizmetlerinin varlığının yarattığı çelişki İslam dininin siyasal – özel ayrımı yapmaksızın tüm toplumsal yaşamı düzenleme özelliği ve her biri sonsuz kurtuluşa giden doğru yolu temsil ettiği kabul edilen çok sayıda tarikatın varlığının yarattığı çatışma riskine karşı bir çaredir ve günümüzde bu özelliğini yitirmiş olsa da uzunca bir süre toplumsal laikleşmenin aracı olmasıyla açıklanmaya çalışılmaktadır.
ABD ve Fransa’da Laiklik
Türkiye Cumhuriyetinin din kamu hizmetleri veren laik bir devlet olması, toplumsal yaşamda ve siyasal alanda dinin daha etkili olmasını ya da din kurallarının uygulanmasını isteyenlerce eleştirilmektedir. Türkiye Cumhuriyetinin otoriter Fransız laiklik modelini benimsemiş ve dini devletin denetimine almış olduğu ileri sürülerek Fransız laiklik modelinin terk edilmesi, Amerikan laiklik modeline ya da kopuşu daha iyi belirlemek için seçilen terimle sekülarizme geçilmesi önerilmektedir. Türkiye’nin Fransız laikliğinden ABD sekülarizmine geçmesi önerilirken Amerikan modelinde din kamu hizmetlerinin sona erdirilmesi gerekliliğinden ise hiç söz edilmemektedir.
Bu saptamalar yürürlüktedir ve Türkiye’de din – devlet ilişkilerini açıklamakta kullanılmakta, ancak gerçeğin doğru bilgisini içermemektedir. Türk laikliği, kurulduğu tarihte de günümüzde de Fransız laikliğinin güncel modelini örnek almamıştır. Fransa’da yüzyılı aşkın süredir devlet ile kilise ayrıdır ve din kamu hizmetleri bulunmamaktadır. Fransa laikliği, ABD laikliğinden farklı değildir, ikisi birlikte ayrılıkçı modeli oluşturur. ABD’de iki yüz yılı aşkın süredir devlet ile kilisenin kesin ayrılığı geçerlidir. Fransız modelinden kurtulmak isteyenlerin Türkiye için ABD modelini önermesi tuhaftır, çünkü bu model Fransa ile aynı ayrılıkçı kategoride yer almakta ve hatta daha sert bir ayrılık öngörmektedir. Türk laikliği, Fransızların 1801 1905 yılları arasında uygulanmış olan Konkordato Laikliği’ni model almıştır, “Diyanet Laikliği” olarak adlandırılabilir. Bu modelin uygulanmasına laikleştirici yasal ve yönetsel önlemler eşlik etmiştir.
Bu çalışmada Amerika Birleşik Devletleri ile Fransa Cumhuriyeti’nde din – devlet ilişkilerinin anayasal rejimi, tarihsel kuruluşuyla aktarılmaya çalışılacaktır. Fransız toplumunu laikleştirici reformlar büyük ölçüde ve güçlü biçimde III. Cumhuriyet Döneminde gerçekleştirilmiş ve yine III. Cumhuriyet Döneminde, 1905 yılında devlet ile kilise kesin biçimde ayrılmış, din kamu hizmetleri kaldırılmıştır.
Türkiye günümüzde başkanlık rejimi ile yönetilmektedir. Türk siyasal tarihinde 29 Ekim 1923 ile 1961 Anayasası arasındaki dönem I. Cumhuriyet Dönemi; 1961 Anayasası ile bakanlar kurulunun kaldırılarak yürütme yetkisinin cumhurbaşkanına verildiği 2017 Anayasa değişikliği arasındaki dönem II. Cumhuriyet Dönemi ve 2017 sonrası dönem ise Başkanlık Dönemi olarak nitelendirilebilir. Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa Cumhuriyeti ayrılık laikliğinin incelenmesinin Türkiye’de yeni başkanlık rejiminin ya da belki yeni cumhuriyet rejiminin anayasası için kaynak oluşturabileceği, Türk laikliğinin bir sonraki aşamaya geçmesine katkı sağlayabileceği umulmaktadır.